Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı Üzerine Çarpıcı Düşünceler

**Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı Üzerine Çarpıcı Düşünceler

Sayın okuyucular, gördüğünüz gibi, Türkiye’nin bir numaralı Harry Potter sitesi, yine adına yakışanı yapıyor! İşte sizlere bu sayıda Zümrüdüanka Yoldaşlığı ile ilgili birtakım düşünceler, teoriler hatta hatalar sunuyoruz. Bu arada, eğer kitabı henüz okumadıysanız, bu yazıda öğrenmek istemeyeceğiniz şeyler olabileceğini belirtelim...

Yeni kitabın çıkışıyla birlikte ortaya atılan bir teori: Bir şömine aracılığıyla ateşlerin haberleşme için kullanılabildiğini biliyoruz. Fakat belki de ateşler, birinin karşı şöminedeki herhangi bir yeri dinlemesi için de kullanılabiliyordur – belki de, Dumbledore’un? İşte alıntı, bakalım size ne düşündürecek?

“Çok belli değil mi?” dedi. “Senden söz ediyorum, Harry.”
Bir anlık bir sessizlik oldu. Hafif bir gece esintisi Ron’un arkasındaki pencere camlarını takırdattı ve şöminenin alevi titredi.
“Benden mi, nasıl yani?” dedi Harry.
“Senin bize Karanlık Sanatlara Karşı Savunma öğretmenden söz ediyorum.” (Sayfa 423-424)

James Potter beşinci sınıfında Sınıf Başkanı OLMAMIŞTI. Hagrid Harry’ye James ve Lily’nin aynı anda Öğrenci Başı seçildiğini anlatmıştı; fakat bunun için James’in ya en az altıncı sınıfta Sınıf Başkanı olması, ya da Sınıf Başkanı olmadan direk Öğrenci Başı görevine seçilmesi gerekiyordu. Fakat her şeye rağmen, Hogwarts’taki sistemin nasıl çalıştığını bilmiyoruz...
İşte sizlere James ile ilgili birtakım ilginç bilgi:

Yazar Rowling, James’in Kovalayıcı olduğunu açıklamıştı. Ancak James’in Felsefe Taşı’nın filminde Arayıcı olarak gösterilmesi, ve bu yeni kitapta da sahadan yürüttüğü Snitch ile oynaması kafaları karıştırdı. Bu durumda ortada iki teori var. Birincisi, James’in hem Kovalayıcı hem de Arayıcı pozisyonunda oynaması ki zor olmasına rağmen imkansız değil. İkincisi ise daha mantıklı: James’in okul bahçesinde Snitch ile oynaması onun Arayıcı olması anlamına gelmez, sonuçta herkesin önünde Snitch ile hızlı el hareketleri yapmak Quaffle’ı atıp tutmaktan çok daha etkileyici! (ZY 28)
James anlaşılan ailesinin tek oğlu. Niye mi? Sirius evden kaçıp James’in evine sığındığını anlatıyor ve James’in ailesinin kendisini “ikinci bir oğul” gibi gördüğünü söylüyor.

James’in Snape’e gösterdiği sebepsiz gaddarlık iki olaya örnek oluşturuyor: Quidditch Dünya Kupası’nda Ölüm Yiyen’lerin masum Muggle’lara saldırması ve Dudley’nin çetesinin Little Whinging’de masum çocuklara sataşması.

Dudley ve çetesinin Birinci Bölüm’de dövdüğünü söylediği küçük çocuğun adı Mark Evans. Evans, bildiğiniz gibi Harry’nin annesi Lily’nin kızlık soyadı... Burada ne gibi bir bağlantı var bilemiyoruz ama ilginç göründüğü kesin...

Her nasılsa, bu kitapta Çapulcu Haritası’nı Harry’ye geri dönmüş buluyoruz. Oysa onu en son gördüğümüzde (Moody kılığındaki) küçük Barty Crouch’ta bulunuyordu. Haritanın nasıl Harry’ye döndüğü konusunda hiçbir fikir yok.

Sihir Bakanlığı’na girmek için çevirdiğiniz telefon numarası, 62442. Eğer bir telefonu elinize alıp 62442 sayılarının bulunduğu tuşlardaki harflere bakarsanız, bu harflerin M-A-G-I-C kelimesini oluşturduğunu göreceksiniz. Ne kadar da “S-İ-H-İ-R”li!

Hermione’nin Patronus’u su samuru biçiminde. Yazar Rowling, hem AOL chat kanalında yaptığı sohbette, hem de Amerikan Scholastic yayınevi için verdiği röportajında; Hermione bir Animagus olsa muhtemelen bir su samuru olmak isteyeceğini, onun en sevdiği hayvan olduğunu özellikle belirtmişti.
Harry okulun at arabalarını çeken Testral’leri daha önce hiç görmemişti. Ancak onun şahit olduğu bir ölüm daha vardı: Annesi. Öyleyse neden daha önce Testral’leri görmüyordu? Rowling bu soruyu 26 Haziran Çarşamba günü Royal Albert Toplantı Salonu’nda yüzlerce kişiye verdiği röportajında yanıtladı. Dediğine göre ölümü görmek demek, tam anlamıyla, her saniyesini hatırlamak ve kabul etmek demekti. Cedric’in gözlerinin önünde bir anda katledilişiyle, annesinin anlamak için çok genç olduğu ölümü aynı değildi.

Albus Dumbledore’un kardeşi Aberfoth Dumbledore’un bir zamanlar Domuz Kafası’nın barmeni olduğuna dair ikna edici deliller var. Bunları daha sonra açıklayacağız.

Bazen gizli anlamları anlamak o kadar da zor olmuyor. Bir okuyucu anlatıyor:
Dördüncü Bölüm’ü oğluma yüksek sesle okuyordum. Bitirdiğimde ona “Grimmauld”un ne anlama geldiğini merak ettiğimi söyledim ve bunu İnternet’te bir Fransızca sözlükte araştırmak için hareketlendim. O bana baktı ve şöyle dedi: “Baba, bu ‘grim old place’ demek.” Tabii ki haklıydı.